HATALAR ZİNCİRİ VE ORTAYA ÇIKAN ALIŞILMIŞ SONUÇ
Derbide tüm otoriler favori olarak Galatasaray'ı gösterdi ama galip gelen yine Fenerbahçe oldu .
Sayın Özhan Canaydın'ın vefatının ardından onun adına yakışır şekilde güzellikler vardı tribünlerde . Tribünlerin tek eksiği takıma yeterli desteği verememeleriydi belkide . Dostça bir görüntü vardı .
Rijkaard'ın iyi bir antrenör olduğunu hemen herkes söyler . Ben de öyle düşünüyorum ; ancak ortaya çıkan tablodan sonra bunu söylemek mümkün olmaktan çıkıyor . Uefa Avrupa Ligi'nde çeyrek finale kalamamış , Ziraat Türkiye Kupası'nda çeyrek finalde elenmiş ve Turkcell Süper Lig'de şampiyonluktan uzaklaşmış bir takım var ortada .Peki neden bu başarısızlık ? Fenerbahçe derbisine bakalım.
Rijkaard'ın sezon başından beri Barcelona'da uyguladığı sistemi uygulamak istediğini biliyoruz .Ancak bu sistem her baba yiğidin harcı değil . Barcelona'da hemen her türlü taktiği uygulamak mümkün ; ancak Galatasaray'a geldiğinizde zekanızı ve işin inceliklerini kullanarak , takımı tanıyarak ve takım için en iyisinin ne olduğunu anlayarak kurmalısınız takımı .
Nitekim bu taktik ısrarı sakatlarla birlikte başka rafa kaldırıldı. Jo ileride tek forvet gibi oynuyor ; ancak Keita , Santos tarzı oyuncular da arkadan Jo'ya destek oluyorlardı . Siz ligdeki en önemli rakibinize karşı haftalardır oynattığınız taktiği karıştırarak çıkamazsınız . Ya da çıkarsınız ve böylece alışılmışın dışına çıkamayarak mağlup olursunuz .
Mehmet Topal'a Alex'i tutma görevi verildi . Keita resmen forvet gibi oynadı . Elano sezon başından beri ilk kez sol kanada bu kadar yakındı . Dağınık bir sistem vardı Galatasaray'da. Hadi bunları geçtik sakat Arda'yı niye oynatırsın be adam derler sana. Tam bir hatalar zinciri . Rijkaard'ın tek eksiği böyle kalmıyor tabi . Açıklamalarında da bir terslik var . Takım kötü oynayıp yeniliyor . Siz takım arkadaşları Jo'ya uyum sağlayamadı diyorsunuz . Yanlış . Bu oyuncunun tepki almasına neden olursunuz . Tam bir çifte standart olur bu . Rijkaard bu sezon beklenenlerin tam zıttını vermiştir .Sezon başındaki 26 oyuncunun hiçbiri ilk gününden daha iyi değildir .
Fenerbahçe de dağınık bir görüntü sergiliyor . Ancak kötü oyunla iyi kazanmasını biliyor . İyi oynadığı maçların Şubat ayındaki kaybedilen maçlarda olması ilginç . Kazanılan hemen her maç kötü bir oyunla kazanılıyor . Ancak derbide Fenerbahçe takımı oynaması gerektiği gibi ve oynayabileceği tek oyun biçimini oynadı .
Maçın başında Keita'nın iyi tutulması gerektiğini ve iyi tutulursa Galatasaray'ın çaresiz kalacağını düşünüyordum . Muhakkak 1-2 gol pozisyonu olacaktı ve bunlarda da iş Volkan'a ve şansa düşüyordu tabi. Fenerbahçe'nin ise ağırlıklı olarak kontraatak bir oyun sergileyeceğini ve karambol ya da uzaktan bir gol atabileceğini düşünüyordum ve nitekim tahminlerim doğru çıktı . Keita Santos'u pek geçemedi . Gol pozisyonu yarattığında ise Volkan'a takıldı . Selçuk da uzaktan kaleci hatasıyla bir gol attı ve Fenerbahçe Bursa'nın kaybettiği haftada şampiyonluk yolunda çok önemli bir adım attı .
Hatalar zinciriyle alışılmış bir sonuç ortaya çıktı demek yanlış olmaz sanırım . Fenerbahçe'nin Galatasaray'ı yenmesi alışılmış bir durum oldu artık .
3 GAZETE BAŞLIĞI
Sizlere beğendiğim 3 gazete başlığını sunmak istedim . İşte ilk 3'üm.
3. Kaderim böyleymiş buymuş alın yazım .
2. Ezeli eziyet .
1. Rekabet bunun neresinde ?
TATLI ATIŞMALAR
Derbinin ardından Alex'in "Bursa her dikiz aynasına baktığında arkadan hızla yaklaşan Fenerbahçe'yi görecektir . " açıklamasına karşılık Bursa taraftarının Çiçek Abbas'tan yola çıkarak açmayı planladığı pankart : Yaklaşma toz olursun ! Geçme pişman olursun ! . Dileğimiz bu atışmaların bu derece seviyeli kalması...
1999 yılında da B.Münih - Manu karşı karşıyaydı ; ancak o zaman gülen son dakika golleriyle Manu olmuştu . Bu sefer tarihin tersten tekerrür etmesini Olic sağladı. Son dakika golüyle B.Münih'i geriden galibiyete taşıdı . Final ve Çeyrek Final karşılaştırılamaz ama B.Münih kendince rövanşı almış gibi oldu .
